28 Haziran 2011 Salı

Ders Yerine Mutluluk Verin Siz!

Tanrı dedi ki:

Herkesin öğretmeni olduğunuz doğrudur. Herkes sizin söylediklerinizden bir şeyler öğrenme fırsatına sahiptir. Ama siz de başkalarından öğrenirsiniz. Herkes diğer herkesin öğretmenidir ve herkesin de başkalarından öğreneceği şeyler vardır... Şüphesiz böylesi çok şey vardır.

Herkes sizin uygunsuz davranışlarınız denli cömertliğinizden de bir şeyler öğrenebilir örneğin. Eylemleriniz her ne olursa olsun insanların sizden bir şeyler öğreneceği gerçeği ise uygunsuz davranışlara bir mazeret teşkil etmez. Dünyada sınırlamalar vardır ve bunların çoğu da sizin azami yararınızadır. Olumlu davranışlar vardır ve olumsuzlar vardır. Kabalığın iyi bir davranış olmadığını söylemek son derece yerindedir. Ancak burada davranış yerine fikir veya düşünce demek Benim açımdan daha faydalı olacaktır. Bazı şeylerin iyi birer fikir olmadığı son derece açıktır. Örneğin On Emre riayet etmenin iyi bir fikir olduğunu söylerdim Ben. Bunları ihlal etmenin iyi bir fikir olacağına kendinizi ikna etmeniz de iyi bir fikir olmayacaktır bu durumda.

Masaların, sehpaların üzerinden atlamak genellikle uygun görülmeyen bir harekettir. Kalabalık bir odanın öbür tarafına gitmek istediğinizde bir masanın üzerinden atlarsanız buradaki hayır nerededir ki? Belki de bir nevi saygısızlık sergiliyorsunuzdur. İnsanlara ders vermek size düşmez. Ben size müsaade ettim mi? Bir şeyi yapmayı seçmeniz, o eylemi erdemli mi kılar?

Müzikallerde masaların üzerinden atlanması tasvip edilen bir şeydir şimdilerde, çünkü bu hareketler dansı daha gösterişli kılar. Bir müzikalde masanın üzerine sıçrayan dansçı ders vermiyordur size, dans dersi de vermiyordur o. Mutluluk veriyordur.

Ders vermek yerine mutluluk vermek üzerine düşünün siz. Mutluluk saçın ki kimsenin derse ihtiyacı olmasın. Mutluluk iyi fikirleri, olumlu düşünceleri teşvik eder, besler.

Ders vermeyi tüm gücünüzle bir taraf bırakın siz. Tabii ki birilerine ata binmeyi ya da araba kullanmayı öğretin. Böylesi hakiki dersleri verin ve insanların bunları sizden talep etmesine müsaade edin.

İnsanlar tabii ki size karşı olan reaksiyonlarından sorumludurlar. Ancak başkalarının size nasıl karşılık verdiğinden siz sorumlu değilsiniz. Yaptıklarınızdan sorumlusunuz siz. Neler yaptığınızda insanlara ızdırap değil de huzur verdiğinizi görmekten sorumlusunuz. Siz ne veriyorsunuz peki?

Belki de diğer herkesten daha akıllı olduğunuzu ispatlamaya çalışıyorsunuz. Hiç kimse diğer herkesten daha akıllı değildir. Akıllı olmak tek başına çok fazla abartılan bir meseledir zaten.

Diğer herkesten daha nazik, daha iyi olduğunuzu ispat etmeyi ise istemezsiniz dahi. İspat edilecek bir şey yoktur burada.

Eğer bir şeyleri kışkırtıp körükleyip dersler vermesi gereken bir insan olduğunuzu düşünüyorsanız, bu durumda öğrenmesi gereken dersleri olan sizsiniz demektir. İnsanları alt üst edip bozmaktansa varlığınızla onları onurlandırmanız daha hayırlıdır. İnsanları itham etmek, huzursuz kılmak yerine huzur yaratın siz. Eğer yaptığınız ısrarla yaygara koparmak, insanları itham etmekse öğrenecek çok şeyiniz var demektir.

Her şeyi bu kadar iyi bildiğiniz sürece öğrenmeye açık olmazsınız. Öncelik kendi kalbinizi açmanızda ve diğerlerinin kalplerinin kapanmasına da vesile olmamanızdadır. Eğer rolünüzün diğer insanları bozmak ya da sinirlendirmek olduğu hissini taşıyorsanız kendi değerinizi azımsıyorsunuzdur. Küstahlığın kaynağı kendi değerinize inanmıyor oluşunuzdur. Aksi takdirde kendinize daha çok saygı duyardınız.

Suç işleyen kişiler genellikle suçlu olarak tabir edilirler. Onlar kendi kurallarını kendileri yazarlar. "Çalmak bana uyar. Öldürmek bana uyar. Dolandırıcılık yapmak bana uyar," diye yazar onlar. Bunlar en azından samimi suçlulardır. Erdemli olduklarına kendilerini ikna etmez onlar. Bütün bunları kendi belirledikleri amaçlar doğrultusunda yaptıklarını kabul ederler. Başkalarını aydınlatmak amacıyla suç işlediklerini söylemezler. Başkalarının iyiye gitmesi için kargaşa yarattıklarına dair kendilerini kandırmaz onlar.

Eğer gerçekten başkalarına ders vermek için burada, Dünyadaysanız o zaman onlara mutluluğu öğretin siz ve bunu kendinize de öğretin.

Çeviren: Engin Zeyno Vural

Copyright © 1999-2007 Heavenletters™
Tanrıya ve kendi yüreklerine daha yakın olmaları için İnsanoğluna yardım eden
Gloria Wendroff, Overseer (Sorumlu yönetici)
The Godwriting™ International Society of Heaven Ministries
703 E. Burlington Avenue, Fairfield, IA 52556
Email angels@heavenletters.org
Ziyaret edin http://www.heavenletters.org/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder